Nöbetçi Eczaneler
Merkez Bankası’nın 4,75 puan faiz artırımı bankalar tarafından mevduat sahiplerine sadece 0,25 puan olarak yansıtılırken, ihtiyaç ya da tüketici kredi faiz oranları bu rakamın çok çok üzerinde artırılıyor. Hal böyle olunca da vatandaşın birikimde güvenli adres olarak gördüğü döviz ve altına yönelmesi yine kaçınılmaz seçenek gibi duruyor.
Her gecen gün kötüleşen dış ilişkiler, eksilere düşen döviz rezervimiz, ABD seçimi ve pandemi süreciyle birlikte Türkiye’de son aylarda dizginlenemeyen kur ve altındaki yükselişe fren olması için Merkez Bankası tarafından yapılan faiz artırımı, bankalar tarafından vatandaş mevduatına beklendiği gibi yansıtılmıyor. MB’nin 475 baz puan yani 4,75 olarak yükseltip 15 yaptığı faiz oranını vatandaş mevduatına sadece 0,25 olarak yansıtan bankalar, son aylarda MB politika faizi 10,25 iken kendilerinin 14,75 olarak piyasa faizi uygulamalarını bahane gösteriyor. Mevduata bu yükselişi yansıtmayan bankalar, tüketici ya da ihtiyaç kredilerine ise bu oranın çok çok üzerinde artırımlar yapıyor. Elinde üç beş kuruş birikimi olan mevduat sahipleri ise, son aylarda hiçbir bankanın parasına yüzde 11-12’nin üzerinde faiz vermediğini dile getiriyor.
Hal böyle olunca da olan yine elinde üç-beş kuruş birikimi olan vatandaşa oluyor. Bankaların MB oranlarını mevduata yansıtmamasını kurnazlık olarak değerlendiren vatandaşın birkaç gün içerisinde yine dolar, euro ve altına yönelmesiyle piyasaların ateşinin yeniden alevlenmesi kaçınılmaz olacak. Konuyu yerinde araştırmak üzere değişik bir çok banka şubesinde yaptığımız bazı görüşmeler bu durumu doğrular nitelikte. Faiz oralarının arttığını zannederek banka şubelerine gelen mevduat sahibi vatandaş beklediği rakamları göremezken, ihtiyaç ya da tüketici kredisi almaya gelenler ise artan faiz oranlarını fazlasıyla görüyor. Banka şubelerinde yaşanan bu tezat durumu müdüründen banka personeline memurlar da doğruluyor, “Bizim de yapacağımız bir şey yok, yukarısı böyle diyor” sözleri ile doğruluyor.
