30 Ağustos 2020 tarihinde duyurulan yeni ÖTV düzenlemesi otomotiv piyasasında tüketici davranışlarını değiştirecek. Yeni düzenlemeyle yüksek hacimli otomobillerde yüzde 13 ila yüzde 20’nin üzerinde ÖTV artışı gerçekleşirken, yerli üretim, küçük hacimli araçlarda yüzde 3 ila 6 ÖTV indirimi yapıldı. Yeni düzenlemelerin etkisi giderek artan ikinci el araç fiyatlarını da etkiledi. Yeni düzenlemeyi değerlendiren dünyanın en büyük alternatif yakıt sistemleri üreticisi BRC’nin Türkiye CEO’su Kadir Örücü, “ÖTV düzenlemesiyle alım gücü olumsuz yönde etkilenen vatandaş sıfır kilometre araç almakta zorlanacaktır. İkinci el piyasasındaki artış da artık önlenemeyecek seviyelere yükseldi. Yenisini alamadığımız, değiştiremediğimiz araçlarımıza en iyi şekilde bakmayı, araçlarımızın fiyatı kadar, değerini de bilmek, öğrenmek zorundayız” şeklinde konuştu.
Geçtiğimiz Ağustos ayında gece duyurulan ÖTV düzenlemesi pandemi nedeniyle zor günler geçiren otomotiv sektörünü olumsuz etkiledi. 30 Ağustos gecesi Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle açıklanan yeni özel tüketim vergisi (ÖTV) düzenlemesiyle en alt ÖTV dilimlerinde matrah tutarları 15 bin TL arttırılarak 70 bin TL’den 85 bin TL’ye çıkartıldı. ÖTV yüzdeleriyse 60’dan, 80’e, 100’den, 130’a, 110’dan, 150’ye ve 130’dan 220’ye yükseltildi.
KÜÇÜK HACİMLİ YERLİYE İNDİRİM, YÜKSEK HACİMLİ İTHALE ZAM
Yeni ÖTV düzenlemesi fiyatlara sadece artırım olarak yansımadı. Küçük hacimli yerli üretim otomobillerde yüzde 3 ila 6 arasında indirim gerçekleşirken, orta ve üst sınıf, yüksek hacimli otomobillerin fiyatlarına yüzde 13 ila yüzde 23’lük zam geldi. Son ÖTV düzenlemesiyle 1600 santimetreküp ve üstü hacimli ithal bir aracın fiyatının yüzde 60’ını vergi oluşturuyor.
‘YENİSİNİ ALAMAYINCA ESKİSİ DEĞERLENDİ’
ÖTV oranlarındaki değişimi değerlendiren dünyanın en büyük alternatif yakıt sistemleri üreticisi BRC’nin Türkiye CEO’su Kadir Örücü, “Yeni ÖTV düzenlemesiyle birlikte, 2019 yılını zorlu kapayan ve 2020 yılında pandemi nedeniyle beklenilen rakamları yakalayamayan otomotiv sektörünün olumsuz etkileneceği aşikâr görünüyor. Sıfır araçlardaki fiyat artışı, uzun bir süredir artış eğiliminde olan ikinci el piyasasını daha da ulaşılamaz kılıyor. Yeni araç alamayan, aracını değiştiremeyen vatandaş ise eğer araç sahibiyse elindekinin değerini bilmek zorunda kaldı. Vatandaşın bindiği otomobil, hiç olmadığı kadar değerlendi. Oscar Wilde’nin belirttiği gibi: Bazı insanlar her şeyin fiyatını bilirler ama hiçbir şeyin değerini bilmezler” şeklinde konuştu.
‘TÜKETİCİ YAKIT TASARRUFU İSTİYOR’
Özellikle yakıt tasarrufu nedeniyle sıfır kilometre otomobillere yönelen ancak son zamlarla aracını değiştiremeyen tüketicilerin araçlarında LPG dönüşümünü düşünmeleri gerektiğini belirten Örücü, “Kur şoku nedeniyle akaryakıt fiyatlarında yaşadığımız artış, tüketiciyi küçük hacimli, yakıt tasarrufu yüksek araçlara yönlendiriyor. Sıfır kilometre araç tercihlerinde Otomotiv Distribütörleri Derneği’nin (ODD) verilerine göre tüketiciler, 1600 cc ve altı küçük hacimli araçları, geçtiğimiz yıla göre yüzde 31 daha fazla rağbet gösterdi. 2020 yılının ilk altı ayındaki satış verilerine göre satılan araçların yüzde 95’ini küçük hacimli araçlar oluşturdu. ÖTV düzenlemesiyle tüketicinin sıfır kilometre yakıt tasarruflu araçları alamayacağını, ikinci elde de seçeneklerinin tükendiğini görüyoruz” ifadelerini kullandı.
‘LPG YAKIT TASARRUFU SAĞLAR’
LPG’nin yüzde 40’a varan yakıt tasarrufu sağladığının altını çizen Kadir Örücü, “Doğru uygulamayla LPG’ye dönüştürülen araçlar yüzde 40’a varan tasarrufa kavuşuyor. Gerek LPG’nin fiyat avantajı gerekse yeni dönüşüm sistemlerinin çok daha az yakıtla uzun yollar gidebilmesi LPG’yi çekici kılıyor. Normal şartlarda kilometre başına 50-60 kuruş benzin tüketen bir aracın BRC ile LPG dönüşümünü sağladığımızda kilometre başına yakıt tüketimi 25-30 kuruşa düşüyor. Kabaca bir hesaplamayla günde 50 kilometre yapan bir araç sahibi günde 10 liraya varan bir tasarruf sağlıyor” dedi.