Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

CHP MECLİS ÜYESİ BERK, DEPREM ÜZERİNDEN YÜKLENDİ..

Ümraniye Belediye Meclisi Mart

Ümraniye Belediye Meclisi Mart ayı toplantısında gündem dışı söz alarak büyük can kayıpları ve yıkımlara sebep olan deprem felaketi üzerinden Ak Parti iktidarına çok ağır sözlerle yüklenen CHP Meclis Üyesi Şenol Berk, “Bu millet düştüğü yerden kalkmayı çok iyi bilir. Biz yaralarımızı sararız. Ama tekrar aynı acıları yaşamamak için tez zamanda milletimizin bu iktidardan kurtulması gerekir” dedi.

Ümraniye Belediye Meclisi Mart ayı oturumları tamamlandı. İlk toplantıda gündem dışı söz alan CHP Meclis Üyesi Şenol Berk, yaşadığımız deprem felaketi üzerinden iktidara sert sözlerle yüklendi. “Kahramanmaraş Elbistan ve Pazarcık ilçelerinde 7,7-7,6 büyüklüğünde meydana gelen, Adıyaman, Adana, Gaziantep, Osmaniye, Şanlıurfa, Malatya, Diyarbakır, Kilis, Elazığ ve Hatay gibi 11 il ve ilçelerinin etkilendiği depremde hayatını kaybeden yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet yaralılara acil şifalar diliyorum. Tüm milletimizin başı sağ olsun, ülkemize ve insanlığa geçmiş olsun” diyen Şenol Berk, şunları kaydetti:

“Deprem felaketi büyük can kaybı ve yıkımlara neden oldu. Enkaz altında kalan canlar günlerce kurtarılmayı bekledi. Enkazlarının başucunda yakınlarının kurtarılmasını bekleyenlerle birlikte biz de umutla bekledik. Hepimizin fark ettiği gibi zor zamanlarda bütün memleket kenetlendi. Hiç kimse ‘bize uzak, yakınımız yok’ demedi. Herkes elinden ne geliyorsa akın akın depremden etkilenen illere gönderdi. Bütün bir halk seferber oldu. Peki, insanlarımızın feryadı arşı titretirken, hükümet ne yaptı, ne yapıyordu? İnsanlarımız tırnaklarıyla kazıya kazıya enkaz altındaki yakınlarına ulaşmaya çalışırken iktidarın koltuklarını boşu boşuna işgal edenler ne yapıyordu? İnsanlarımız soğukta can verirken iktidar neyin derdine düşmüştü? İnsanlarımız çaresizlikten kıvranırken ordumuz nasıl olurda yardıma gidemezdi? Unutmayın ki halk yardıma muhtaçken ordumuzu geride bırakmak halka olduğu kadar şerefli Türk askerine de zulümdür. Konuşmaya gelince mangalda kül bırakmıyorsunuz ama iş icraata gelince ortalık toz duman, sus pus oluyor.

Önce ‘ulaşamadığımız yer yok’ dediler. Sesler yükselince parmak sallayıp hakarete varan laflar ettiler. Sonra hiç sıkılmadan yüzleri kızarmadan, ‘geç ulaştığımız yerler oldu hakkınızı helan edin’ dediler. Hangi anneden hangi babadan hangi evlat ve kardeşten helallik istiyorsunuz? İnsanların acıdan ciğerleri kavrulurken ‘olur böyle şeyler’ demeye getiriyorsunuz. Övüne övüne bitiremediğiniz AFAD acizken, Kızılay ticarethane olmuş. Deprem bölgesine çadır, gıda satmak ne demek? Bu durum, aklınızı geçtim vicdanınızı hiç rahatsız etmiyor mu? Bu ulu devletin başına gelmiş en büyük felaket bu hükümetidir. İnşallah tez zamanda sandığın altında kalacaklar. Güzel yurdum da huzura erecek.

99 depreminin ardından hepimizin aklına mıh gibi çakılmış bir söz vardı, ‘deprem öldürmez bina öldürür’ diye. Buna göre yönetmelikler yasalar düzenlenirken nasıl olur da birkaç yıllık hatta senesini doldurmamış binalar koca koca rezidanslar yıkılır. Sorumlular bu neden oldu diye kendilerine sordular mı? Rant hırsıyla gözleri kör olan müteahhitlere bu cesareti kim verdi? Utanmadan kader diyorsunuz. Denetimin, kontrol mekanizmasının olmadığı yerde açgözlülerin para hırsıyla yanıp tutuşan bu insafsızların elinde memleketim yıkıldı. Bu devlet bu iktidara rağmen çok büyüktür. Bu millet düştüğü yerden kalkmayı çok iyi bilir. Biz yaralarımızı sararız. Ama tekrar aynı acıları yaşamamak için tez zamanda milletimizin Ak Parti iktidarından kurtulması gerekir. Hiç şüphe yok ki Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır. Ama bu siyasi iktidar bu koca devletin tarihinde kara bir leke olarak anılacaktır. Beni sabırla dinlediğiniz için teşekkür ederim..”

Reklamı Geç