Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

HUKUKİ BARIŞTA UMUT IŞIĞI; ARABULUCULUK…

Dünyadaki tüm insanların küçücük

Dünyadaki tüm insanların küçücük bir virüs karşısında çaresizliğe düştüğü, sağlığımızın tehdit altında olduğu günler yaşıyoruz. Koronavirüs (covid-19) sadece sağlığımızı değil ekonomimizi, sosyal durumumuzu ve ilişkilerimizi de tehdit eder durumda. Devam eden bir travmanın içindeyiz ve ne zaman sonlanacağını da öngöremiyoruz. Ama öngörebildiğimiz ciddi bir ekonomik krizle karşı karşıya kalacağımız gerçeğidir.

Koronavirüs salgını sonrası insanlar arası uyuşmazlıkların artması ‘Arabuluculuk’ kurumlarını ön plana çıkarmış durumda. Yargıda ara verilen mahkemeler ve işlemler bir çok insanın hak arayışını erteledi. Normalleşme süreci ile birlikte insanların bu hak arama mücadelesinde de arabuluculuk kurumları devrede. Süreci ve bundan sonrasını Rota Arabuluculuk Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Arabulucu Özlem Özçelik ve Rota Arabuluculuk Merkezi Kurucu Ortağı Avukat Arabulucu Filiz Öztürk Çelik ile konuştuk.

www.yerelgazete.com.tr nin “Konuyu hukuk çerçevesinden değerlendirmek gerekirse; gelişen bu krizle nasıl baş edebiliriz?” sorusuna yanıt veren Avukat Arabulucu Özlem Özçelik şunları söyledi: “Öncelikle şunu unutmamak gerekir ki krizlerle başa çıkabilmenin en etkili yolu sürecin sakin ve akılcı bir şekilde yönetilmesinden geçer. Bilindiği üzere salgın döneminde alınan tedbirlerle yargı alanındaki hak kayıplarının önlenmesi amacıyla; dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler 13.03.2020 tarihinden, 15.06.2020 tarihine kadar durdurulmuş, duruşmalar tehir edilmiş, icra takipleri de aynı şekilde durdurulmuş, yeni icra takibi yapılması da engellenmiştir.

Alınan tedbirler, salgının yayılmasını engellemek ve hak kayıplarının yaşanmaması alınmıştır, isabetli de olmuştur ancak başka sıkıntılar da yanı sıra gelmiştir.  Sürelerin durduğu tarih aralığında duruşması olan dosyaların duruşma tarihlerinin 2021 tarihine ertelendiğine şahit oluyoruz, daha somut bir ifadeyle ilk duruşmasını 18 ay sonra gören dosyalar var maalesef. İşte sürelerin durduğu ve adalete erişimin sınırlı olduğu şu salgın döneminde ve sonrasında ARABULUCULUK, adalete erişim sağlamak isteyenler için avantajlı ve etkin bir yöntem olarak karşımıza çıkmaktadır.

Uyuşmazlıkların çözümünde; tarafların menfaatinin ön planda olduğu, gizlilik sayesinde uyuşmazlıkların rahatça müzakere edilebildiği ve tarafların birbirlerini dinleme ve anlama fırsatı yakalayabildiği bir yöntem olan arabuluculuk alternatif uyuşmazlık çözüm yollarından biridir. Korona Virüs (COVID-19) salgınından hemen hemen her sektörde ticari ilişkiler olumsuz yönde etkilenmiş ve bu etki giderek artmaktadır. Ticaret bu süreçte durma noktasına gelmiştir. Ticari ilişkilerde sürdürülebilirlik önem arz ettiği için ilişkiler kopma noktasına gelmeden mutlaka müzakere edilmeli ve gerekirse tekrar yapılandırılmalıdır.”

ARABULUCULUK NEDİR?

Avukat Arabulucu Özlem Özçelik, ‘Arabuluculuk Nedir” sorumuza verdiği cevapta şunları ifade etti: Arabuluculuk, taraflar arasında ortaya çıkan uyuşmazlıkları çözmeye ve taraflar arasında anlaşma sağlamaya yönelik olarak tarafsız ve bağımsız üçüncü bir kişi yani Arabulucu tarafından yürütülen gizli ve iradi bir müzakere sürecidir. Arabuluculuğun çok önemli ve tercih nedeni olmasını sağlayan bazı ilkeleri vardır.

Arabuluculuk; Gönüllü bir süreçtir. Taraflar, kendi iradeleriyle arabuluculuk yoluna başvururlar. İradilik sürecin tamamını kapsar, tarafların diledikleri zaman süreci sonlandırma hakları vardır. 

Gizli bir süreçtir. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça arabuluculuk görüşmeleri çerçevesinde sunulan bilgi ve belgeler ile sürece ait çözüm önerilerinin gizli tutulması asıldır. Taraflar ve arabulucunun gizliliği ihlal etmesi halinde cezai müeyyidesi yasada düzenlenmiştir.

Tarafların eşit olduğu bir süreçtir. Taraflar gerek arabulucuya başvururken gerekse sürecin tamamında eşit haklara sahiptir. Tarafların statülerinin, konumlarının, maddi durumlarının önemi yoktur. Arabulucu iki tarafa da eşit mesafede davranır. Önemli olan eşit komunda olan tarafların ortak çıkarlarına uygun olarak her iki tarafın da kabul edebileceği bir çözüme ulaşmaktır.”

ARABULUCULUK HANGİ UYUŞMAZLIKLARDA UYGULANIR?

Rota Arabuluculuk Merkezi Kurucu Ortağı Avukat Arabulucu Filiz Öztürk Çelik; “6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun ifadesiyle “yabancılık unsuru taşıyanlar da dâhil olmak üzere, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden doğan özel hukuk uyuşmazlıklarının çözümlenmesinde uygulanır.” Daha basit bir ifade ile tarafların sulh olabildikleri, imzalarıyla ortadan kaldırabilecekleri her türlü uyuşmazlıkta uygulanabilir.

Salgın döneminde kişiler ve şirketler ciddi mağduriyet yaşamaktadır. Ancak salgın döneminde kira sözleşmelerinden kaynaklı uyuşmazlıklar, bankacılık ve finans işlemlerinden kaynaklı uyuşmazlıklar, sigorta hukukundan kaynaklı uyuşmazlıklar, işçi işveren uyuşmazlıkları, aile hukuku uyuşmazlıkları, sağlık hukukundan kaynaklı uyuşmazlıklar, taşıma hukukundan kaynaklı uyuşmazlıklar, kambiyo senedine bağlı uyuşmazlıkların ve tüketici uyuşmazlıklarının arttığı gözlemlenmektedir.

Uyuşmazlıkların nedeni, taraflar arasındaki hukuki ilişkilerin, edimlerin, dengelerin mücbir sebep sayılabilecek Covid-19 salgını nedeni ile değişmiş olmasıdır. Taraflar arabuluculuk yoluyla uyuşmazlıklarını müzakere ederek, salgından etkilenen sözleşmelerini yeniden yapılandırabilir, ödeme tablolarını revize edebilir, ilişkilerini anlaşarak sonlandırabilirler.”

ARABULUCULUK YÖNTEMİNİN MAHKEME YARGILAMASINA GÖRE AVANTAJLARI NELERDİR?

Rota Arabuluculuk Merkezi Kurucu Ortağı Avukat Arabulucu Filiz Öztürk Çelik; “Mahkeme yargılamasında davalar maalesef yıllarca sürmesine karşın arabuluculukta çözüme çok hızlı kavuşulur. Mahkeme masrafları ile karşılaştırıldığında arabuluculuk çok daha ekonomiktir. Mahkeme yargılamasında bir taraf kazanır bir taraf kaybeder, arabuluculuk ise kazan-kazan esasına dayanır.

Arabuluculuk, tarafların ihtiyaçları ve ortak çıkarları esasına dayanır, mahkeme yargılaması ise hukuken haklılık esasına dayanır. Hatta bir mahkeme kararında yer alamayacak çözümler arabuluculukta mümkün olabilir. Mahkeme yargılamasında kararı hakim verir, arabuluculukta ise taraflar kendi çözümlerini farklı çözüm olanakları içinden kendileri bulurlar. Mahkeme yargılamasında taraflar kurallar ile bağlıdır, arabuluculuk süreci esnektir, süreç ve sonuç tarafların kontrolündedir.

Arabuluculuk sürecinde uyuşmazlıklar rahat bir ortamda serbestçe ve açıkça konuşulur. Süreçte konuşulan her şey gizli tutulur. Mahkeme süreci ise tamamen kamuya açıktır. Arabuluculuğa başvurmak mahkemeye başvuru hakkını ortadan kaldırmaz. Arabuluculuk görüşmeleri sonucunda anlaşmaya varılması halinde anlaşma metni mahkeme hükmü niteliğine haizdir. Mahkeme yargılaması geçmiş odaklıdır, arabuluculuk geleceği şekillendirir. Arabuluculukta taraflar kendi çözümlerini bulduklarından anlaşmazlıklar ortadan kalkarken ilişkiler de sürdürülebilir.”

SALGIN NEDENİYLE ORTAYA ÇIKAN UYUŞMAZLIKLARDA ARABULUCULUK BİR UMUT OLABİLİR Mİ?

Rota Arabuluculuk Merkezi Kurucu Ortağı Avukat Arabulucu Filiz Öztürk Çelik; “Evet, kesinlikle. Hiç beklenmedik bir şekilde tüm dünyayı etkisine alan ve küresel salgın olarak adlandırılan Covid-19 yüzünden okullar ve işyerleri kapandı, insanlar evlerinden çıkamadı. Bunun sonucu olarak da ticari hayat durma noktasına geldi.

Kişilerin, kurumların ve şirketlerin olumsuz etkilendiği, zarara uğradığı bu süreçte covid-19’a karşı zararların tazmini için dava açılamayacağına göre, tarafların arabulucu eşliğinde bir araya gelerek uyuşmazlıklarını müzakere edip her iki tarafın da menfaatlerini koruyan çözümler geliştirmeleri doğru bir yaklaşım olacaktır.

Mahatma Gandhi’nin çok güzel bir sözü vardır; “Göz göze politikası güdersek hepimiz kör kalırız.” Tüm insanlığın mağdur olduğu bu süreçte fail aramak nafile bir gayedir ve unutulmamalıdır ki hepimiz aynı gemideyiz ve atılan tüm adımlar domino taşı misali geneli etkileyecektir.”

İŞYERLERİNİN KAPALI OLMASINDAN DOLAYI KİRA UYUŞMAZLIKLARININ DA ARTTIĞINI GÖRÜYORUZ.

Rota Arabuluculuk Merkezi Kurucu Ortağı Avukat Arabulucu Filiz Öztürk Çelik; “Haberlerden öğrendiğimiz kadarıyla kira indirimi konusunda anlaşma sağlanamadığı için 60’ın üzerinde marka AVM’lerde mağazalarını açmama kararı almış durumda. Bu mağazalar açılmayınca kiralar ödenemeyecek, işçiler çalışamayacak ve hatta işlerini kaybedecekler! Domino taşının etkilerini görüyorsunuz değil mi?

Alınan idari tedbirler kapsamında restorantlar, cafeler, düğün salonları gibi pek çok iş yeri kapatılmıştır.  Bazı işyerleri de insanların dışarı çıkamamasından dolayı hiç iş yapamamış veya ciddi şekilde ciro kaybı yaşamıştır.  Bir tarafta kira bedellerini ödeyemeyen kiracılar diğer tarafta belki de geçim kaynağı kira olan ve kira bedelini alamayan mülk sahipleri. Taraflar bu durumda ne yapacaktır?

İşte kazan kazan prensibiyle tarafların menfaatlerine odaklanan, ilişkilerine devam şansı tanıyan, kısa sürede ve çeşitli alternatifler arasında kendilerine en uygun çözümü bulabilecekleri arabuluculuk sürecinde;  kira bedelinin uyarlanması, ödeme tarihlerinin düzenlenmesi gibi konuların çözümünde arabuluculuk  en uygun yol olacaktır. Bizler de Rota Arabuluculuk Merkezi ortakları olarak, dostane çözüm yöntemi olan arabuluculuğun toplumsal barışa katkılarına olan inancımızla faaliyetlerimize devam ediyoruz.”

Rota Arabuluculuk Merkezi A.Ş. İletişim Bilgileri:
Bayar Cad. Şehit Mehmet Fatih Öngül Sk. Bağdatlıoğlu Plaza No:3 Kat:6 34742 Kozyatağı / Kadıköy / İstanbul Tel: +90(216) 225 0872 Tel: +90(542) 646 1499 info@rotaarabuluculuk.com www.rotaarabuluculuk.com