Nöbetçi Eczaneler
14 ve 28 Mayıs olmak üzere iki turlu yapılan tarihi 2023 genel seçimlerinin ardından dikkatlerin çevrildiği 2024 yerel seçimlerinde gözler İstanbul ve Ankara gibi büyükşehir belediyeleri üzerinde. 2023 seçimlerinin hem parlamento hem de başkanlık ayağında kazanan tarafı Cumhur İttifakı ve dolayısıyla Ak Parti’nin büyükşehirlerde ve özellikle de İstanbul’da kiminle sahaya çıkacağı merak konusu.
Aynı şekilde geçen 31 Mart ve 23 Haziran seçimlerinin İstanbul kazananı Ekrem İmamoğlu’nun da ne yapacağı dikkatle izleniyor. İzleniyor çünkü Millet İttifakı lokomotifi CHP içten içe çok karışıktan öte karmakarışık. CHP’de kongre süreci tamamlanmadan, kurultay yapılıp genel başkan düğümü çözülmeden partililerin önünü görebilme imkanı yok gibi.
İttifaklara gelince partiler istemese de sandıkta halk mecburi ittifak yapacak bunun başka çıkar yolu yok. Bu arada mevzu sadece büyükşehirler de değil her biri Anadolu’daki bir ile eşdeğer olan ilçeler de masada. Bölgemiz Anadolu yakasında; Ümraniye, Çekmeköy, Sancaktepe, Üsküdar, Ataşehir, Beykoz, Tuzla, Sultanbeyli ve diğer ilçelerin sahadan gelen kritiğini gelecek yazılarımızda genişçe ele alıp değerlendireceğiz.
Gelelim madalyonun öbür yüzü seçmen cephesine. Yerel seçimde halk isimlerden daha çok nasıl bir aday profili istiyor ve bekliyor? Kim aday gösterilirse gösterilsin seçmenin kafasındaki başkan özellikleri hep aynı. İktidarından muhalefetine İstanbul gibi büyükşehir belediyesi ve ilçelerine başkan olacak kişide vatandaşın aradığı en büyük özellik halk adamı olması, milletin arasından gelmesi, çarşı-pazar ve sokakta kendisiyle hemhal olması. Yani vatandaş kendisi gibi birini aday görmek ve seçmek istiyor.
Seçmen şunu çok iyi biliyor ki; kendisini en iyi yine kendisi gibi biri anlar. Bunun için de tabandan gelenlar aday yapılmalı ve o aday sahada seçmenle bütünleşmiş, STK’lar, muhtarlar, esnaf ve iş dünyasıyla birlikte yaşıyor olmalı. Olmalı ki sahanın dilini, sorununu, çözüm yolunu bilmeli. Dışarıdan, tepeden, uzaktan aday olmamalı. Toplumsal beklentileri, vatandaşın isteklerini ve yapılması gerekenleri önce kendisi yaşamış ve deneyimlemiş olmalı.
Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını saygıyla anarken; 30 Ağustos Zafer Bayramı’mız kutlu olsun…
